Dünyanın en güçlü kadınları

Dünyanın hemen her yerinde 8 Mart Dünya Kadınlar Günü kutlanırken, Gazze’deki kadınlar ise barınacak yer arıyor, kendilerinin ve çocuklarının karınlarını nasıl doyuracaklarını düşünüyor. İsrail’in 7 Ekim 2023’ten bu yana düzenlediği saldırılar nedeniyle Gazze’de taş üstünde taş kalmazken, başta kuzey kısmı olmak üzere Gazze Şeridi büyük bir açlığın pençesinde. Filistinli 37 yaşındaki Necla, Gazze’de yıkımı ve yokluğu yaşayan binlerce kadından sadece biri. Gazze’nin kuzeyindeki Beyt Lahiya’da evlerine düzenlenen saldırıda babasını kaybeden Necla’nın eşi de İsrail güçleri tarafından güneye sürüldü. Çocuklarıyla tek başına yaşam mücadelesi veren Necla, Cibaliya’daki Yemen es-Said Hastanesine sığındı.

ÖVGÜYÜ HAK EDİYORUZ

Necla’nın öncelikli görevi artık kendisinin ve ailesinin hayatta kalması için çalışmak. Bunun için ise sabahın erken saatlerinden itibaren yaktığı ateşin başına geçen Necla, çocuklarının gün boyu yiyecekleri tek yemek olan çorbayı pişiriyor. Filistinli Necla, “Çocuklarım aç ve sabahtan beri ağlayıp yemek istiyorlar. Gazze’nin kuzeyinde yiyecek bulmak çok zor olsa da çocuklarımızın karnını doyurmak için elimizden geleni yapıyoruz. Bugünkü yemeğimiz de su ve salçadan ibaret bir çorba.” dedi. Gazzeli kadınların karşılaştıkları tüm zorluklara, açlığa, yokluğa ve evsiz barksız kalmaya direndiğini anlatan Necla, “Savaşa, ablukaya, yiyecek ve su kıtlığına direndiğimiz için Gazzeli kadınlar olarak övgüyü hak ediyoruz.” ifadelerini kullandı.

50 YAŞINDA GİBİ HİSSEDİYORUM

Necla’nın 18 yaşındaki kardeşi Sündüs ise yaşı küçük olmasına rağmen yaşadığı zor günlerden ötürü kendisini 50 yaşında gibi hissettiğini dile getirdi. Babasını saldırılarda kaybettiğini ve ailesinden geriye hiç erkek kalmadığını söyleyen Sündüs, “Bazı zamanlar iki gün yemek yemediğimiz oluyor ve açlığa dayanmak zorunda kalıyoruz. Biz de diğer kadınlar gibi onurlu bir yaşam istiyoruz. Ramazan gelmeden savaşın bitmesini ve dünya kadınlarının, Gazze’deki Filistinli kadınlara destek olmasını istiyoruz.” diye konuştu.

9 bin kadın öldürüldü

Gazze’de 7 Ekim 2023’ten bu yana İsrail ordusunun sürdürdüğü saldırılarda en az 8 bin 900 kadın hayatını kaybetti, 23 bini yaralandı, 2 bin 100 kayıp kadının ise akıbeti bilinmiyor. İsrail’in evini yıktığı yarım milyondan fazla Filistinli kadın yerinden edilerek Gazze Şeridi genelindeki barınma merkezlerine sığındı. Gazze’de barınma merkezlerini hedef alan, hastaneleri basan İsrail askerleri tarafından çok sayıda Filistinli kadının alıkonulduğu ve akıbetlerinin belirsiz olduğu ifade ediliyor. İsrail’in sağlık sistemini çökerttiği Gazze’de yaklaşık 60 bin hamile kadının sağlık hizmetlerine erişememesi hem

Filistinli kadınların

hem bebeklerinin hayatını tehlikeye atıyor. Gazze’deki kadınların İsrail saldırılarıyla hayatta kalma mücadelesine dönüşen durumları, Birleşmiş Milletler verilerine de yansıdı. Buna göre İsrail’in Gazze’deki saldırılarında 37’si ailelerini geride bırakan anneler olmak üzere günde ortalama 63 kadının öldürüldüğünü duyurdu. Gazze Şeridi’ndeki her 5 kadından 4’ünün, ailelerinin İsrail saldırılarından önce alışık oldukları yemek miktarının yarısını yiyebildiği, geçen hafta her aileden en az birinin öğün atlamak zorunda kaldığı belirtildi. Hijyenik ped bulamayan kadınların hem sağlık hem psikolojik açıdan olumsuz etkilendiği belirtiliyor.

Kanlarla süsleniyoruz!

Filistinli kadınlardan 44 yaşındaki Buşra eş-Şafii, İsrail’in geçen hafta Beyt Lahya’yı hedef alan saldırısında ağır yaralandıktan sonra bilincini kaybeden ve Kemal Advan Hastanesinde tedavi gören teyzesine refakat ediyor. Şafii, “Herkes Ramazana süslerle hazırlanırken, Gazze’nin kadınları kanlarla süsleniyor” serzenişinde bulundu. Şafii ayrıca 8 Mart Dünya Kadınlar Günü’nün Gazzeli kadınlar için bir anlam ifade etmediğini dile getirerek şunları söyledi: “Dünya Kadınlar Günü’nden bahsediyorlar. Hangi kadınlar günü! Şehit annesi olan kadının mı günü? Yaralı annesi olan kadının mı? Çocuklarını kaybeden ve onları bulamayan, enkaz altından çıkaramayan kadının mı?”

Tek dileğim çocuklarımın naaşı

Kuzeydeki Gazze kentinden güneydeki Refah’a göç eden 32 yaşındaki 6 çocuk annesi Emani Casır el-Hur, 4 ay önce bombalanan evlerinin enkazında mahsur kalan 4 çocuğunun naaşlarının artık çıkarılmasını istiyor. Hur, yaklaşık 4 ay önce Gazze’nin Es-Sabra Mahallesi’ndeki 3 katlı evlerinin bombalandığını, eşini ve 5 çocuğunu kaybettiğini, geriye sadece bir çocuğunun kaldığını söyledi. Hur, “Sivil savunma ekipleri enkaz altından sadece eşim ve bir çocuğumun naaşlarını çıkarabildi. 4 çocuğumla beraber toplam 5 yakınım hala enkaz altında. Saldırı olduğunda küçük çocuğumla beraber Eş-Şati Mülteci Kampı’nda babamların evindeydim. Geriye bir tek o evladım kaldı.” dedi. Enkaz altında mahsur kalan 4 çocuğunun naaşlarının çıkarılmasını bekleyen Hur, evlatlarını defnetmeyi ve ziyaret edeceği bir kabirlerinin olmasını istediğini aktardı. Hur, Filistin’deki kadınları direnişin ve sabrın simgesi şeklinde nitelendirerek, bu kadınların, binlerce şehidin ve yaralının annesi, eşi ve kız kardeşi olduğunu ve acılar karşısında sebat gösterdiğini dile getirdi.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir