Washington’da düzenlenen ekonomi konferansında sunulan raporlar, pandeminin ardından enflasyondaki artışın endişe verici boyutlara ulaştığını ve tekrar eden bir felakete dönüşme potansiyeli taşıdığını gözler önüne seriyor.
YÜKSEK ENFLASYON TEHLİKESİ
Öne çıkan raporlardan biri, eski IMF baş ekonomisti Kenneth Rogoff ve meslektaşlarının hazırladığı çalışma. Rogoff’un yanı sıra Hassan Afrouzi, Pierre Yared ve Marina Halac’tan oluşan ekip, gelecek yıllarda enflasyonu tetikleyecek çeşitli faktörleri vurguluyor. Bu faktörler arasında anti-küreselleşme eğilimleri, artan popülizm, yaşlanan nüfus ve savunma harcamalarındaki artış gibi unsurlar yer alıyor.
MERKEZ BANKALARININ ZORLU GÖREVİ
Rapor, Federal Rezerv ve diğer merkez bankalarının, yükselen enflasyonla başa çıkmak için zorlu bir dönemle karşı karşıya olduğunu belirtiyor. Artan siyasi baskılar, bu kurumların enflasyonu kontrol altında tutma çabalarını sınırlayabilir.
ÇÖZÜM ÖNERİLERİ
Rogoff ve ekibi, merkez bankalarının bağımsızlığının güçlendirilmesi ve hükümetlerin daha disiplinli bütçe politikaları benimsemesi gerektiğini savunuyor. Ancak bu önerilerin siyasi olarak uygulanabilirliği şu anda belirsizliğini koruyor.
HAYAT PAHALILIĞI ENDİŞESİ
Stefanie Stantcheva liderliğindeki bir araştırma ekibi, halk arasında enflasyon endişesinin arttığını ortaya koyuyor. Ankete katılanların çoğu, artan fiyatların adaletsizlik ve ekonomik güvensizlik hissi yarattığını düşünüyor.
BÜYÜK ZORLUKLAR ÖNÜMÜZDE
Rogoff, hem Biden yönetiminin hem de Trump döneminin ABD’nin borç seviyelerini tehlikeli bir şekilde artırma eğiliminde olduğunu belirtiyor. Artan borçlanma, enflasyon ve faiz oranlarında dalgalanmaya neden olabilir, bu da Federal Rezerv üzerinde siyasi baskıları artırabilir.
Özetle, ekonomi uzmanları, yüksek enflasyon ve ekonomik dengesizliklerin, etkili politika tedbirleri alınmadığı takdirde gelecekte ciddi sorunlara yol açabileceği konusunda uyarıyorlar.